1960-1961 yılları arasında gerçekleşen anayasa oluşum sürecinde, TBMM dağıtılmış ve 1924 Anayasası kaldırılmıştır. Dönemin cumhurbaşkanı, başbakanı ve pek çok kişi tutuklanmıştır. Yönetimsel anlamda oluşacak boşluğu gidermek adına Milli Birlik Komitesi adında bir komite oluşturulmuş ve anayasa kabul edilinceye kadar geçici yasalar çıkarılmıştır. Yeni anayasa için Milli Birlik Komitesi’nin yanına TBMM yetkilerine sahip sivil bir Temsilciler Meclisi oluşturulmuş ve anayasa çalışmalarına başlanmıştır. Nitekim 1961 yılında bitirilen anayasa halkın kararını almak üzere halk oylamasına sunulmuş ve %60 gibi bir oranla da kabul edilip yürürlüğe girmiştir. Anayasa tam metnine (31 Mayıs 1961 tarihli Resmi Gazete) buraya tıklayarak ulaşabilirsiniz.
Siyasi partilere güvence sağlayan ve onların önemi vurgulayan hükümlerde ilk kez bu anayasa ile söz konusu oluştur. “Siyasi partiler demokratik hayatın vazgeçilmezidirler” hükmü ile ilk kez siyasi partilerden bahsedilmiştir. Bu husus aynı zamanda çoğulcu yapıyı da vurgulamaktadır. İşçi ve memurlara sendika kurma hakkı ile grev hakkı da tanınmıştır. Bu hüküm, 1982 Anayasası’nda bile bu şekilde yer almazken 1961 Anayasası’nda yer almıştır.
Bunların dışında Devlet Planlama Teşkilatı da kurulmuş ve çalışmalarına başlamıştır. Üniversiteler ve TRT özerk bir yapıya kavuşmuştur. Özellikle üniversitelerin özerk bir yapıya kavuşması, anayasanın özgürlüğe ve ifade hürriyetine tanıdığı önemi çok iyi bir şekilde göstermektedir. Önceden izin alınmaksızın dernek kurma ve gösteri düzenleyebilme hakkı da anayasanın tanıdığı diğer önemli haklardan bazılarıdır. Özellikle yönetimsel olarak hoşnutsuzluklarını hukuksal çerçevede dile getirmek isteyen kitleler için izinsiz gösteri düzenleyebilme hakkı tanınması, 1961 Anayasası’nın önemini bir kez gösterir niteliktedir. Bu hakkın izne bağlanmamış olması, yönetime geçecek iktidarların baskıcı ve totaliter bir yönetim haline gelmelerini önlemeye yönelik bir adım özelliği taşımaktadır.
Yerel yönetimlerin yetkileri, 1924 Anayasası’na nazaran biraz daha artırılmış ve onlara bazı konularda hareket kabiliyeti tanınmıştır. Sosyal devlet kavramı anayasaya eklenmiş ve anayasada devletin bu ilkeyi hayata geçirebilmesine yönelik atacağı adımlar için bazı yönlendirmelerde bulunulmuştur.
12 Eylül 1980 tarihine gelindiğinde ise Türkiye Cumhuriyeti, tarihindeki 2. Askeri Müdahale ile karşı karşıya kaldı. Mevcut anayasa olan 1961 Anayasası da 1924 Anayasası ile aynı kaderi paylaştı ve yürürlükten kaldırıldı. 1982 Anayasası’nın kabulü ile birlikte 1961 Anayasası, bir mazi anayasa olmaktan kendisini kurtaramadı.
1876 Anayasası 1921 Anayasası 1924 Anayasası 1961 Anayasası 1982 Anayasası